İnternet, dünyanın her yerinden insanları birbirine bağlayan küresel bir ağdır. Ancak ağın içindeki siteler, ülkeden ülkeye farklılıklar gösterebiliyor. Özellikle Japon web siteleri, diğer ülkelerden çok farklı bir tasarıma sahip. Sahiden, Japonlar neden tasarımlarında bize göre “göz yorucu” unsurları sıkça kullanıyor?
Japon web sitelerine baktığınızda diğer ülkelerin sitelerine göre çok farklı bir tasarım anlayışıyla karşılaştığınızı fark etmişsinizdir. Genellikle çok fazla metin, renk, font, resim ve link içerir. Bu siteler bazılarımıza karmaşık, bazılarımıza estetik görünebilir.
Tatlılıkla bunaltıcılık çizgisi arasında gidip gelen siteler, neden diğer ülkelerinkine kıyasla daha farklı? Gelin, size anlatalım.
Japonca, üç farklı yazı sistemi kullanır: Hiragana, Katakana ve Kanji.
Kanji, Çince karakterlerden oluşur ve binlerce farklı sembol içerir. Bu nedenle Japonca için yeni bir font oluşturmak, Latin alfabesine göre çok daha zor ve zaman alıcı bir iş diyebiliriz. Örneğin bir font için yaklaşık 7000 ila 16.000 arasında glif (harf veya sembol) gerekiyor.
Bu yüzden Japon web sitelerinde font seçimi çok sınırlı çünkü harfleri daha büyük olduğu için daha uzun yükleme sürelerine sahip. Bu da web sitelerinin görsel hiyerarşi oluşturmak için farklı yöntemler kullanmasını gerektiriyor. Yani anlayacağınız, ölme eşeğim ölme durumu yaşanıyor.
Aklınız karışır gibi oldu, o yüzden gelin Amerikan ve Japon Starbucks web sitelerinden örnek vererek açıklayalım:
Amerikan web sitesi: Büyük, renkli resim ve metin bloklarıyla ziyaretçileri karşılarken; metinlerde farklı font boyutları, kalınlıkları ve tıklanabilir butonları kullanıyor.
Japon web sitesinde ise yazı tipleri seçilebilir değil ve tıklanabilir butonlar yerine her resmin kendisinin sizi ilgili web sayfasına yönlendiren bir buton var.
Ekran çözünürlüğünüze bağlı olarak başlıkların birçoğunun biraz bulanık olduğu da âşikar çünkü bunlar gerçek yazı tipleri değil, raster resimler.
Sitelerin tasarımında teknolojik faktörlerin de rolü var.
Japonya, 1990’lı yıllarda internete erişimde dünyanın önde gelen ülkelerinden biriydi ancak erişim çoğunlukla cep telefonları üzerinden gerçekleşiyordu. Bu nedenle Japon web siteleri, küçük ekranlara uyum sağlamak için daha fazla metin ve daha az resim kullanmak zorunda kaldı.
2000’li yıllarda, Japonya’nın internet altyapısı diğer ülkelerle kıyaslandığında geride kalmaya başladı. Özellikle geniş bant internetin yaygınlaşması konusunda Çin, ABD ve Avrupa ülkelerinin gerisinde kaldı. Böylelikle ortaya düşük çözünürlüklü ve büyük fontlu siteler çıktı.
2010’lu yıllarda Japonya’nın internet altyapısı iyileşmeye başladı ve akıllı telefonlar yaygınlaştı ancak web siteleri eskisi gibi kalmaya devam etti. E hâliyle, pek çok ülke durumu garipsedi.
Japon web sitelerinin tasarımında sadece teknik nedenler değil, kültürel nedenler de önemli (mi acaba?).
Japon kültürü, geleneksel olarak çok katmanlı, detaylı ve zengin bir kültürdür. Kültürel miraslarını devam ettirmek istedikleri için sitelerinde bol bol renk ve sembol bulunuyor. Bu durumdan “kültürel etmenlerden dolayı” diyerek sıyrılmaya çalışan Japonya ise bu konu özelinde sıkça eleştiriye maruz kalıyor.
Ayrıca sadece siteleri de böyle değil; aynı zamanda sokaklarında, TV/reality şovlarında, YouTube kapaklarında ve TikTok/Instagram videolarında da durum böyle. Kısaca, bu tarzı iyice benimsemişler diyip konuyu kapatabiliriz.
Peki siz ne düşünüyorsunuz? Sizce sitelerinin tasarımı göz kanatır vaziyette mi yoksa gayet hoş mu? Yorumlarda düşüncelerinizi bekliyor olacağız.